ABD Başkanı Trump’ın görevi devretmeye hazırlandığı dönemde Çin’e yönelik gümrük vergilerini artırmasının ardından hedefine bu kez Panama’yı aldı. Trump, Panama’nın ABD’ye adil olmayan ücretler talep ettiğini ve ABD’nin Panama Kanalı’nda “kazıklandığını” iddia etti. Ayrıca, Çin’in bölgedeki nüfuzunu artırmasına da tepki gösterdi.
Panama Devlet Başkanı Jose Raul Mulino, Trump’ın Panama’yı suçlamasına karşılık vererek, Panama Kanalı’nın ülkeye ait olduğunu ve egemenliğin pazarlık konusu olmadığını vurguladı. Mulino, kanalın yönetiminin profesyonelce ve şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü ifade etti.
Panama’nın en güçlü sendikalarından biri olan Suntracs önderliğinde halk, Panama Parlamentosu önünde Trump’ı protesto etti. Trump’ın tehditlerini reddettiklerini belirten Suntracs, Panama’nın egemenliğini ve kanalını koruma kararlılığını dile getirdi.
Panama Kanalı, Atlantik ile Pasifik’i birbirine bağlayan kritik bir su yolu olup dünya ticaretinin büyük bir kısmını karşılamaktadır. Kanal, gemilere zaman ve maliyet tasarrufu sağlamanın yanı sıra çevresel faydalar da sunmaktadır.
Panama Kanalı’nın geçiş ücretleri gemi tipi, boyutu ve yük miktarına göre değişiklik göstermekte olup 2024 itibariyle belirli aralıklarda güncellenmektedir. Kanal, tarihi boyunca ABD ve Panama arasında sahiplik tartışmalarına konu olmuş, ancak sonunda Panama’ya devredilmiştir.
Trump’ın Panama ve Panama Kanalı hakkındaki eleştirileri, ABD ile Panama arasındaki ilişkileri gererken, Panama’nın da egemenlik ve kanalının yönetimi konusundaki kararlı duruşu dikkat çekmektedir. Kanal, uluslararası ticaretin ve gemi trafiğinin önemli bir merkezi olmaya devam etmektedir.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.